Saçma da olsa sorulara sabırla ve nazik bir şekilde manidar cevaplar vermek

Bir gün bir papaz, “- Sizin Peygamber miraca nasıl olup da çıktı?” diye alaycı bir üslupta soru sorunca, Hoca, “Sizin göğe yükselen İsa’nın bıraktığı merdivenle” cevabını verir.

Bir gün, ölüyü gömmeye giderken, “Hocam, tabutun sağında mı durmak daha iyidir solunda mı, arkasında mı önünde mi?” diye soranlara, “İçinde bulunma da neresinde bulunursan bulun” cevabını verir.

Bir gün Hoca’ya sorarlar, “Hocam sen her şeyi bilen bir adamsın. Acaba dünyanın ortası neresidir?” Hoca, “Eşeğimin sağ arka ayağının bastığı yerdir” diye karşılık verir. “Yok canım, hiç öyle şey olur mu?” denilince, Hoca, “İnanmazsan hemen ölçmeye başlayın” der.
Hoca’ya bir gün “- Acaba dünya kaç arşın?” diye sorarlar. O sırada bir cenaze gitmektedir. Hoca da tabutu göstererek “- Bu soruyu şuna sorun, o bilir. Bak, ölçmüş biçmiş gidiyor” der.

Kaynak: Özbek, 1990, s. 54-56; Dedebağı, 129, 131