27 Kasım 2010 Cumartesi

Kainatı gözlem ve tefekkürü öğretmek


Hoca bir gün, bahçedeki ceviz ağacı gölgesinde dinleniyormuş. Bu sırada bir
yandan da çevreyi inceliyormuş. Ağacın dallarına gözü takılmış. İçinden “Çok ulu bir
ağaç. Fakat meyveleri çok küçük” diye geçirmiş. O sırada gözüne, ip incecik, yerde
uzanmış kabak bitkisi ilişmiş. Bu küçük bitkinin üzerinde kocaman kocaman kabaklar varmış. Bunları düşünüp, kendi kendine, “Hey Allah’ım! Hikmetinden sual olunmaz, ama ufacık kabak dalında kocaman kabak, kocaman ağaçta küçücük cevizler, bu ne hikmettir?” diye söylenirken, tam o sırada basına bir ceviz düşerek canını yakmış. Bunun üzerine Hoca, “- Hey Yüce Allah’ım! Senin işine karışılmaz, ceviz yerine başıma ya bu kabaklardan biri düşseydi, halim nice olurdu?” demiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder