29 Kasım 2010 Pazartesi

İnsanların sorunlarına duyarlı olmak ve çözüm üretmek


Kurre b. İyâs (ra) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber, sahâbîlerinden bir grupla oturduğunda, yanında küçük çocuğu olan bir adam da onlar arasında yer alır, Peygamberimizi dinlerdi. Adam sohbete gelirken küçük çocuğunu da sırtında getirir; oturduğu zaman onu da önüne oturturdu. Daha sonra bu çocuk vefat etti. Adam bu sohbet meclisine gelmez oldu. Sohbete geldiğinde bunun kendisine çocuğunu hatırlatacağı ve üzüntüsünü tazeleyeceği kanaatindeydi. Peygamberimiz o adamın yokluğunu fark edince, “Filanı neden göremiyorum?” diye sordu. “Ey Allah’ın Elçisi! Sizin de görmüş olduğunuz bir oğlu vardı ya, işte o çocuğu vefat etti” dediler. Daha sonraki günlerde Peygamberimiz onunla yolda karşılaştı. Karşılaşınca da oğlunu sordu. Adam üzüntü içinde Efendimize çocuğunun öldüğünü söyledi. Efendimiz ona taziyede bulundu, üzüntüsünü paylaştı. Sonra kendisine sordu: “Hangisi daha çok hoşuna gider: Ömrün boyunca çocuğunla birlikte olup onun varlığından zevk almak mı, yoksa yarın cennet kapılarından her bir kapıya geldiğinde, çocuğunun senden önce o kapıya gelip kapıyı sana açtığını görmek mi?” Adam, “Ey Allah’ın Elçisi! Benden önce cennet kapısına gelmesi ve kapıyı bana açması elbette ki daha çok hoşuma gider” dedi. Peygamberimiz, “Bu senin için gerçekleşecektir” buyurdu. 
(Nesâî, Cenaiz 120)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder