9 Kasım 2010 Salı

EĞİTİMDE KALITIMIN VE YETENEKLERİN ETKİSİ (13/4)

“Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir su ile sulanır. Böyle iken, yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. İşte bunlarda, akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır.” (13/Ra’d, 4)
Her toprakta her nebat yetişmediği ve her ağaçtan her meyve alınmadığı gibi, her insandan da, eğitimde aynı netice alınmaz. Her toprak ve her ağaç, tabiatında potansiyel olarak sahip olduğu özelliklerine göre mahsul verir.
İnsanların farklı kabiliyetlerde oluşu, eğitimin neticelerinin ortaya çıkış sürecini de etkilemektedir. Tıpkı aynı toprakta bulunan farklı tohumların, aynı güneş ve suyu almalarına rağmen, bazısının kısa bir süre sonra, bazısının ise daha uzun bir süre sonra filizlenmesi gibi.
Aynı bağlamda Hz. Peygamber (sas) şöyle buyurmuştur:
“Allah’ın benimle gönderdiği ilim ve hidâyetin misali, bir araziye düşen yağmur gibidir.
(Bilindiği üzere), bazı araziler var, tabiatı güzeldir, suyu kabul eder, bol bitki ve ot yetiştirir.
Bir kısım arazi var, münbit değildir, ot bitirmez, ama suyu tutar. Onun tuttuğu su ile Cenab-ı Hakk insanları yararlandırır: Bu sudan kendileri içerler, hayvanlarını sularlar ve ziraat yaparlar.
Diğer bir araziye daha isabet eder ki o kaygandır, ne ot bitirir ne de suyu tutar.
İşte, Allah’ın dininde derin anlayış ve ilim sahibi olan, Allah’ın benimle gönderdiği ilimden anlayan,  faydalanan ve başkalarına da öğreterek faydalandıran kimsenin misali, temiz ve verimli arazi gibidir.
Onun gibi temâyüz ve terakkî etmeyen (duyduğunu zihninde tutmakla beraber ondan ilmi bakımdan faydalanamayan, fakat ilerde rastlayacağı anlayışlı kişilere bu bilgiyi ulaştıran) kimsenin misali de, suyu tutup faydalanmaya hazır bulunduran arazi gibidir.
Allah’ın benimle gönderdiği hidayeti kabul etmeyen (samimiyetsiz olan ve dinlediğinden hiçbir fayda bulamayan) kimse ise, yağan bolca yağmurdan hiç yararlanamayan kaygan arazi gibidir.”[1]
Hz. Peygamber, bir arazi/toprak benzetmesiyle insanlar arasındaki bireysel farklılıklara işaret etmektedir.[2]


[1] Buhârî, İlim 20; Müslim, Fezâil 15. Bu konuyla ilgili bir hadis-i şerif ise şöyledir: “Allah, benden bir hadis duyan ve onu (güzelce) ezberleyip başkasına (eksiksizce) aktaran kişinin yüzünü ak etsin. Nice fıkıh il­mine (esas teşkil eden hadislere) sahip olup da onu kendisinden daha anlayışlı bir kişiye aktaran kimseler vardır. (Bu bilgiyi aktardığı kim­seler de onun inceliklerini kavrayıp halka açıklar.) Nice fıkıh ilimine (esas teşkil eden hadislere) sahip olup da (o hadislerin inciliklerine nü­fuz edecek şekilde) anlayışlı olmayan kişiler de vardır." (Ebû Dâvûd, İlim 10; Tirmizî, İlim 7; İbn Mâce, Mukaddime 18)
[2] Yaşar Fersahoğlu, Kur’an’da Zihin Eğitimi, s. 580

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder