2 Kasım 2010 Salı

EĞİTİMDE PROGRAM GELİŞTİRME

“Bir gün ormandaki hayvanlar bir araya gelip okul açmaya karar verirler. Bir Tavşan, bir Kuş, bir Sincap, bir Balık ve Yılanbalığı yönetim kurulunu oluşturur. 
Tavşan, programda koşunun bulunmasını istemektedir. Kuş, uçmanın dahil olmasını; balık yüzmenin dahil olmasını ve Sincap da ağaca tırmanmanın ve toprak kazmanın mutlaka zorunlu dersler arasında olması gerektiğini söyler. Bütün bunları bir araya getirip, bir eğitim programı yaparlar ve bütün hayvanların bu dersleri görmesini isterler. 
Tavşan, koşu dersinden A alıyor olmasına rağmen, ağaca tırmanmak onun için çok ciddi bir sorundur; sürekli kafa üstü düşer, bir süre sonra da beyni hasar görür ve eskisi gibi koşamaz. Artık koşuda A almak yerine C almaya başlar ve ağaç tırmanmada ise her zaman zayıf alır. Kuş, uçmada çok başarılıdır, ama sıra toprak kazmaya geldiğinde o kadar başarılı değildir. Sürekli gagasını ve kanatlarını kırar. Bir süre sonra toprak kazma notu hâlâ F olmasına rağmen, uçma notu C’ye düşer. O da ağaca tırmanmada çok zorlanır. Balık, yüzmede mükemmeldir, ama ne ağaca tırmanabilir ne de koşabilir. Ne zaman bunları yapmaya kalkışsa ölecek gibi olur. Sonuçta yüzgeçleri zarar görür ve artık yüzmeyi bir yarım yamalak yapar hale gelir. 
Dönem sonunda sınıf birincisi olan hayvan, her şeyi yarım yapabilen, geri zekalı yılan balığı olur. Ancak eğitimciler çok mutludur, çünkü herkes bütün dersleri görmektedir ve buna Geniş Tabanlı Eğitim Sistemi adını verirler.”[1]



[1] Mehmet Zeki Aydın, Ailede Çocuğun Ahlak Eğitimi, s. 130-131

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder