15 Aralık 2010 Çarşamba

Her işi ciddiyetle ve güzel yapmak

Yaşlı bir marangozun emeklilik çağı gelmişti. İşvereni olan müteahhite çalıştığı konut yapım işinden ayrılmak ve eşi büyüyen ailesi ile birlikte daha özgür bir yaşam sürmek tasarısından söz etti. Çekle aldığı ücretini elbette özleyecekti. Fakat gene de emekli olmak ihtiyacındaydı. Müteahhit marangozun ayrılma kararına üzüldü. Ve ondan kendine bir iyilik olarak son bir ev daha yapmasını rica etti. Bu teklif marangozun hiç hoşuna gitmedi. Ama kabul etti ve işe girişti. Ne var ki gönlü yaptığı işte değildi. Baştan savma bir işçilik yaptı ve kalitesiz malzeme kullandı. Hayatında yaptığı en berbat en dayanıksız evi yaptı. İşini bitirdiğinde müteahhit evi gözden geçirmek için geldi. Dış kapının anahtarını marangoza uzattı.
- Bu ev senin. Sana benden hediye. Ömrünün kalan kısmını bu evde yaşayacaksın güle güle kullan dedi. Marangoz şoka girmişti. Ne kadar utanmıştı. Keşke yaptığı evin kendi evi olduğunu bilseydi.. o zaman onu böyle yapar mıydı! 

Hasan Yılmaz, Gençler, s. 52

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder